3 Ekim 2014 Cuma

Otostop Günlüğü - Edirne'den Elazığ'a Gitmek

Başlıkta gitmek dedik ama aslında bir zaman sonra gitmeye çalışmak oldu durum. Toplamda yaklaşık 22 saatlik bir yol her ne kadar deneyim, macera gibi görünse de benim açımızdan hem maddi hem de manevi bir zarardı. Baştan alalım...

11-14 Şubat tarihlerinde gerçekleşecek olan 23. Gençlik Konseyi için Elazığ'a gitmeye kadar verdim. 100'erden toplam 200 lira tutacak olan yol parasından yırtmak için ise otostop ile gitmeye kadar verdim.

Trakya bölgesi Türkiye'nin en kolay otostop çekilen bölgesidir. Yaklaşık 50 dakikanın ardından bir Audi marka araç ile İstanbul yoluna koyulabildim. Araç sahibi beni Silivri'ye kadar götürdü ve oradan da otobüse bindirdi. Böyle insanlarla da karşılaşabiliyorsunuz işte. Ailemin İstanbul'da olması, dolayısıyla evimin İstanbul'da olması, otostopta kesinti yapmama olanak verdi.

Birkaç gün İstanbul'da takıldıktan sonra bir sabah Gebze gişelerine giderek otostop noktasına ilerlemeye başladım. İlk arıza bu noktada baş gösterdi; polis ! Otobana çıkmama izin vermeyerek bana otogarı tarif etti ve geri gönderdi. Ama durmak yok dedik, yola devam. Az gerideki alt yola inip üst yolun öbür tarafına, polislerin olmadığı tarafa geçtim. Kafamı hiç çevirmeden yoluma devam ettim. Sorun yok, otostopa başladım :) Normalde 1 saat bekler, taksi durmazsa kamyonlara el etmeye başlarım ama orası da hiç öyle değilmiş ki. En yavaş taksi 110-120 ile gidiyor. Hayatta durmaz o hızla gelen bir taksi dedim ve kamyonlara da el etmeye başladım. Yaklaşık yarım saat bekledikten sonra bir kamyona binebildim. Kamyon Eskişehir'e gidiyordu, bense Ankara'ya. Dedim, Eskişehir'e gideyim, orayı da bir görmüş olurum. 3,5 saatlik bir yolculuğun ardından Eskişehir sokaklarındayım :)

Eskişehir'i gezerken Ankara'ya hızlı tren için bilet aldım. Tren saatine kadar Odunpazarı civarlarında dolaştım, kitapçılara uğradım. Ben mi yanlış yerlere gittim yoksa harbiden mi öyle bilmiyorum ama hiç de anlatıldığı gibi bir şehir gibi gelmedi bana. Sıradan bir şehir yani. Çok bir yaşanılası özelliği yoktu. Akşam 6:30'daki hızlı tren ile Ankara'ya geçtim. Sizlere önerim, akşam vakti gidiyorsanız pencere kenarı diye tutturmayın. Zaten bir halt göremiyorsunuz :)

Ankara'ya vardım 1,5 saat sonra. Burada Yiğit Can'da kalacaktım. İsmine hala güldüğüm EGO kartımı aldım ve tarifleri üzerine önce metroya, sonra da Ankaray'a binerek Beşevler'deki evine ulaştım. Bu gece buradayım, sabah Güven ile buluşup Elazığ'a doğru otostopla devam.

Güven'in "Bir Pazar kahvaltısı yapamayacak mıyım yeaa" diye söylenmelerine rağmen sabah 10:20'de otostop için Samsun yoluna çıkabildik. Çok geçmeden bir araca bindik ve Kırıkkale'ye gittik. Şoförümüz eski bir özel hareketçı çıktı. Polislerle arası pek iyi olmayan bizler her ne kadar rahatsız olsak da yarım saatlik yolu şoförümüzün gerçekliğinden şüphe ettiğimiz Doğu anılarını dinleyerek geçirdik. Daha sonra araç şoförünün ısrarı üzerine Sivas üzerinden değil de Kayseri üzerinden gitmeye karar verdik. Oradan başka bir araç ile Kırşehir'e geçtik.

Kabus başlıyor ! KIRŞEHİR !

Kamyon şoförlerinin çoğunun el kol hareketi yaptığı bir bölgedeyiz. 2 araç değiştirdik burada ve üçüncü aracı bekliyoruz. Otostop noktasındayız ve ikinci polis vakkası. "Amacınız ne sizin" sorusuna şaşkınlığı attıktan sonra cevap verdik, kısa bir sorgu sual ve GBT'den sonra yine otogar yolunu gördük. Otostop noktasından ayrılmadan polisler bırakmadı peşimizi. Daha sonra otogardaki çakal gişecileri gördükten sonra tekrar otostop yolundayız.

Erciyes Üniversitesinde okuyan birisine denk geldik ve çok geçmeden artık Kayseri'deyiz. Saat 18:00 civarı. Hava karardığı için yola tren ya da otobüs ile devam etme kararı aldık. Ne yazık ki tren yok. Otogara gittik ve 40'ar liraya biletimizi aldık. Zaten Ankara-Elazığ 50 liraydı. 10 lira da kâr etmedik. Yolda yiyecek-içeceklere harcadık o parayı. Yani elde var sıfır.

YUPPİİİ !!!

Gece 12 otobüsüne 11'de bindik ve sabah 5 civarı Elazığ'dayız. Geldik lan sonunda !

Siz siz olun, Kırşehir-Kayseri güzergahında otostop çekmeyin. Çok çekersiniz :)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder